Sinema Eleştirisi : Hayat Güzeldir...

Yazıma başlamadan önce böyle filmlere ihtiyacımızın olduğunu bildirmeliyim. İnsanlığımızı sorgulatan öz eleştiri yaptıran filmlere hep gıpta etmişimdir. Bir gün film yapınca izleyenlere öz eleştiri yaptırabilmek isterdim. Bunu başardığımız an iyi bir yönetmen olabilir miyiz?

Filmi izlediğim zaman Yahudilere neden zulüm ettiklerini, neden herkesin sessiz kaldığını çözemedim. İnsanlığın varlığından , vicdandan şüphe ettim. Hiç mi yoktu önüne geçen bu zulmün? Peki o küçük çocukların suçu neydi? Gerçekten kimyasal bir odaya attılar mı çocukları? Bence böyle bir şey olmamıştır. Aklım ,hayalim, vicdanım kabullenemiyor. Ben o dönemler yaşasam susar mıydım acaba? Peki o kadar büyük bir kitleyi bu zulme iten neydi ya da bu kadar büyük bir kitleyi bu zulüm karşısında susturan neydi?


Filmin tarihi bir yanı var. Güçlü psikolojik analizleri, sosyolojik çözümlemeleri var. Ama insani değerlerin ve maneviyatın anlatıldığı bir film. Ne derler insanlar ölebilir, insanlık ölmemeli.


2. Dünya Savaşında İtalyan bir kadın ile Yahudi asıllı bir adamın evliliği ve çocuklarını koruma hikayeleri anlatılmış. O dönemlerde Yahudi kamplarına götürülenlerin başına gelenler ve çocukları için verdikleri mücadeleler anlatılıyor.

Benim yüreğimi sızlatan babanın çocuğu için yaptıkları oldu. Aile bağlarının güçlülüğü,insanlık her şeyi barındıran bir film. Bu hafta kült film izlemek istiyorsanız size "Hayat Güzeldir"'i öneririm.

Yönetmenliğini Roberto Benigni'nin yaptığı 1997 yapımı İtalyan drama filmidir.